Fon Gayrimenkul Logo

Eylül 2025 Konut Satış Analizi: Toparlanma mı Nefeslenme mi?

Eylül 2025 Konut Satış Analizi görseli
TÜİK verilerine göre Eylül 2025’te 150 binin üzerinde konut satıldı.

TÜİK’in Eylül 2025 verilerine göre Türkiye genelinde 150 bin 657 konut satıldı. Satışlar geçen yılın aynı dönemine göre %6,9 arttı. Peki bu artış kalıcı bir toparlanmanın habercisi mi, yoksa kısa süreli bir nefeslenme mi?

Ekonomi365 yazarı Tamer Özer değerlendirdi.

Faizler Düşmeden Kalıcı Talep Gelmez

Konut kredisi faiz oranlarının kamu bankalarında %3’ü, özel bankalarda ise %4’ü aştığı bir ortamda, alıcı kitlesi daralıyor. 2 milyon TL kredi kullanan bir vatandaşın aylık taksiti 60–70 bin TL arasında değişiyor. Özer’e göre, bu tablo “faiz indirimi beklentisiyle bekleyen ama piyasadan kopmayan” sınırlı bir alıcı grubunu gösteriyor.

“Bu artış bir ısınma sinyali değil, bekleyiş döneminde görülen geçici bir düzeltmedir.”
— Tamer Özer

İkinci El Satışlar Hâlâ Piyasayı Taşıyor

Eylül ayında satışların %69’u ikinci el konutlardan oluştu. Bu, hem yeni konut arzının yetersiz olduğunu hem de vatandaşın sıfır konut fiyatlarına erişmekte zorlandığını gösteriyor. TÜİK’in yapı maliyet endeksi %64 civarında. Üretici maliyetleri gerilemeden fiyatlarda düşüş beklemek zor.

Yabancı Alım Azaldı, İç Talep Öne Çıktı

Yabancılara yapılan konut satışları yıllık bazda %42,8 azaldı ve 2 bin 430 adette kaldı. Bu düşüş, yerli yatırımcının piyasadaki etkisini yeniden artırdı. Artık konut satışlarını döviz girişi değil, yerli alıcıların gelir gücü belirliyor.

Reel Fiyat Dengesi Yaklaşıyor

Konut fiyatlarında nominal düşüş beklenmese de reel fiyat dengelenmesi gündemde. Gelir artışı ve maliyet baskısının eşitlenmesiyle piyasa daha sağlıklı bir seviyeye gelebilir. Özer bu durumu şöyle özetliyor:

“Konut fiyatları düşmez ama reel olarak dengeye oturur. Gerçek alıcı geri döner, spekülatif yatırımcı sahneden çekilir.”

Barınma Odaklı Yeni Dönem

Konut artık bir yatırım değil, temel bir barınma aracı olarak algılanıyor. Yüksek faizler kısa vadeli yatırımları engellerken, uzun vadeli oturum amaçlı alımlar devam ediyor. Bu durum konutun sosyoekonomik rolünü yeniden tanımlıyor.

Kentsel Dönüşüm Finansmanında Eksik Halkalar

Kentsel dönüşüm projelerinde finansman yetersizliği ve yüksek teminat oranları süreci yavaşlatıyor. Özer’e göre devletin bu alanda “garanti fonu” benzeri bir model geliştirmesi gerekiyor. “Doğru finanse edilen dönüşüm, arzı artırır, fiyat baskısını azaltır.”

Son Söz: Rakamlar Güzel, Ama Gerçek Dönüşüm Zaman Alacak

Eylül 2025 rakamları konut piyasasında sınırlı bir canlanmaya işaret ediyor. Ancak kalıcı toparlanma için hem faizlerin düşmesi hem de maliyetlerin dengelenmesi şart. Özer, yazısını şu cümleyle noktalıyor:

“Konut satışları artıyor olabilir, ancak önemli olan kaçının barınma ihtiyacına cevap verdiği. Türkiye gayrimenkul piyasası nicelik değil, nitelik sınavında.”

Kaynak: TÜİK Konut Satış İstatistikleri – Eylül 2025
Yazar: Tamer Özer, Ekonomi365